bi' - şakir özüdoğru
Bi' Bir yosma arnavutkaldırımı kana boyuyordu.
Ağzında bizim şarkımız,
şehir düştü yapışmış. Ve şehir kadını sarmalıyordu. Kadın
sarmalandıkça azıyordu.
Bi' Şehir daha, daha yapışıyordu.
Şehvetleniyordu. Özünü unuttu kadın.
kadın Özü şehri, hiç açılmayacak bi' sandığa
kilitleyip, çok derinlere gönderdi.
Bi' Ya da böyle yaptığını zannetti. Ve
hiç beklemediği bir gün şehir harap,
şehir düştü çaresiz, kimsesiz, yenik. D Ü Ş T Ü.
Kadın da ağzında çikleti, bizim
Bi' aşk şarkımızı mırıldana
mırıldana sokuldu şehrin koynuna, onunla
kadın beraber düştü. Hepsi bir düştü.
Kadın ve Şehir D Ü Ş T Ü!...
Bi' Bir şehir bütün yosmaları ise boyuyordu.
Ağzında popüler olmuş
kadın düştü bestemsiler. Ve yosmalar şehri seviyordu.
Sevildikçe şehir daha çok sis,
Bi' is üretiyordu. İs ürettikçe özünü
unutuyordu. Özünü unuttu şehir.
şehir Özü yosmaları hiç uğranmayan bi'
caddesine koyup, tanınmamışların
D arasına gönderdi. Ya da öyle
yaptığını zannetti. Ve hiç beklemediği
Ü bir gün kadınlar parçalanmış,
iğfal edilmiş, kimsesiz, yenik. DÜŞTÜ.
Ş Şehir de, ağzında is kokusu,
pislik yuvası sokuldu yosmaların
(E) yanına. Ama bir şey vardı.
Şehir onlarla beraber
M Hepsi bir
DÜŞ(E)MEDİ. D
E Kadın ve Şehir
(beraber) DÜŞ(E)MEDİ!... Ü
D
Ş
İ
(E)
!
M
E
D
İ
!