Ana içeriğe geç

ölüm-cek - oylun pirolli

yalnız şiirin midir yaşama kafa tutan
ya da kızarmış ekmek kokusu
mutlu uyanmak....
ya kıyıya vuran deniz kabuklarını dalgalara fırlatmak?

/aşk için bir ikinci lazımdır/
çorbanda iki kaşık-nefes almak?
ya oradalığını bildiğin ve düşmediğin uçurumlar...
çocuğunu doyurmak mıdır ana olman
(şimdi tuttuğun nefesini bırak)
huzur, bir kedinin mırmırları mıdır
mırmırların mıdır bir kedi almak
yağmura değdiğinden ıslanmaz insan
yağmur dokunduğu herşeyi ıslatır
ölüm mutlak siyah mıdır;
ki bazen söz heceye benzer

oscar filmlerine gitmediğin için kazandın diyelim
ödülün kapıya bırakıldı: yasaklı kitaplar...
kim alkışlar sanıyorsun yalnız yaşayanları
/ki insan alkışlandığında çoğalır/
diyelim ki parçası değilsin bu bütünün
diyelim ki bir örümceksin kendi yatağında
/öğrendim/ diyorsun yalnızlığın yamyamlığını
yapış yapış huzur kusmaktasın
tek kaşıklı çorbana
bilmek midir bunun adı;
kaçırırken kendini kendinden
bırakmışken ellerini kendinden
kendinken kendiliğinden...
hiç düşündün mü örümcekliğin gün aydınlığıyla ne;
gece çıplaklığıyla ne eder
hiç sormuş muydun insanken kendine
cenneti nerede-neden yaktığını
bazen yenilmek bir örümcek ağında
ölmekten çok yaşamaya benzer