eski bir güzmüş - nigar okyay
ağaç harflerinden anne
yağmurda tarıyor saçlarını
boş bir sofada hüzünle
kayısı çekirdeklerinden duvar örüyor
kaç ikindi geçtimdi
o bahçeden o anneye
sakar kuş yere düşürürdü de göğü
alıp yumurta kabuklarına saklardım
geceleri akıl defterini okurdum bir delinin
gezegen olurdu tahta divan
saçaklanan güneşe doğru
telaşla dönerdim durmadan
gözlerim yanıyor
kemanın altında uyumuşum
kadın gelmiş üstümü örtmüş
eski bir güzmüş.