16 ocak 2002 - umut öz
Karanlık her yer, düşlerimdeki annem gibi. Ne babamı hatırlıyorum, ne de
Karanlık her yer, düşlerimdeki annem gibi. Ne babamı hatırlıyorum, ne de
*yani sevgili dediğim yalnızca bir fıkradır hem insan bir fıkraya daha
Yürüyüşler yorgun. Düne mi, bugüne mi? Kimi zaman suskun yarınlara mı?
rakı eşliğinde.
Bir gün batımı başını yukarı kaldırdığında gördüğü bu çağrışımsız rengin
yeşil bir karamel poşeti çıktı defterimin arasından. içine sesimi koyup
Oturalı beş dakikadan fazla değildi. Yanımda taşıdığım acı limon yeşili
*«Çağlar öncesinden kalma, yaşam yeryüzünde filizlenmeye başladığından
I
Tanrı ile en çok annem öldüğünde tanışmak istedim, ama o yine keşmekeş
Hayatıma sevimli bir parantez edasında girip, bordrolarıma tüneyen
[1]
kaybettim!
bana gelince; kim bu? diye sallandırdığım çılgın kostümler içindeki
«Diyelim ki sadece gerçekliğin sınırlarını deniyorum.
aşina mekânlardan uzak hüzünlü yazgılar...
koprualti
«Oysa, şimdi, güneş geçmiyor yaprakların içinden.» -- Bilge Karasu
*Kuzey Yıldızı, bildiğiniz gibi, insanların umutsuzluklarında gökyüzünde
İşte rüzgâr! Senin gibi ben de deliyim.
Dünyanın en güzel, en büyük ve en mütevekkil şehri... Şehirde park,
1. Emek - lemek:
sırlamızı anlattığımız zamanlar vardı ---yalanlarımızı paylaştığımız
1\.
adını kazımadım ama derime, damarlarıma işlemiş kurşunkalem.
Yaşamaya mahkûmdur, ölmeyi hak etmeyenler.
Mevsim Dönümü
Ayın çağrısı gelmeden önce başladı her şey... Lalaith sonbaharda geldi.
*sen gitme!
meleklerin geldiğini görebiliyorum. bütün gün pipetle nefes alıyorum
Çapkın bir samyeline bırakıp ilk kıvırcık, simsiyah saç telimi, şu memur
benimle kal. boylu boyunca uzanalım günebakanlar içinde. bakalım.
senin hayalin... kollarımdan tutmuş aşağı doğru çekiyor beni. şarkılar
Doğanın hareketli döllerinin kar gibi yağdığı günlerdi... Sonrasının
Kıştı, soğuktu ve ben, kalabalık bir sokağın sidik kokan bir köşesinde
Öldürüldüğünü bilmiyordum. Bugünlerde kimse de senden söz açmıyordu ki
*aşkımı anlatacak kelime yok.
mr. and mrs. brown mutlular mı cehennemin dibindeki yuvalarında? they've
«In your room
«Hepimiz bir bataklıkta yaşıyoruz, ama bazılarımız yıldızlara bakıyor.» - Oscar Wilde
'Şimdi-burada' --- işin aslı, hiçbirzaman böyle değildir; 'şimdi'de de,
*"Yaşam, yüksek anlamlılık yüklü ender tek anlardan, ve bu anların olsa
"Şiir bir umutsuzluktur. Elbette bir umutsuzluktur. Niçin mi? Umutsuz
"Yaşamın en mutlu anlarında da aynı güçle acıyı duymadım mı. Ve acıların
*«Şiirin ilkesi, insanın üstün bir güzelliği özlemesidir. Bu ilke bir
*«Kişinin birşeyi var değildir: çünkü kişi var değildir. Kişi sürekli
SANATÇININ DUASI
«Kelime, maddî olan duyulur şeyler dünyasına (mülk) ait olurken, anlam
«Şiir neyse odur, anlaşılmasa da, anlaşılsa da.» -- Melih Cevdet Anday
*İki dizelik bir hayat... Sözcüklerin halesini yitirmiş şair vapurda
110.\
nerede olduğumun önemi yok. bazı harfleri unutabilirim, hayatımdan da
I / S i z
Soyut deyince aklıma gelenler hep sınırı belirsiz kavramlar oldu; çamur
bu yazıyı yazmak çok zor olacak biliyorsun. bütün kitaplarını yüzüncü
Yeraltından fışkırıp da insanoğlunun bilinç kabarcıklarını patlatmayı
bir gün / Sedat Demirkaya